Sertaç Taşdelen ismini aslında hepimiz aşinayız. Herkesin bildiği Faladdin uygulamasının kurucusu. Çıktığı yolculukta dünden bugüne tasarım alanında kendini geliştiren Sertaç’ın son zamanlarda kurduğu ve bunu günümüz teknolojisiyle pekiştirdiği kendi adını taşıyan moda markası Sertaç Taşdelen’den konuşuyoruz. Markanın lookbook’undan, Instagram çekimlerine kadar birçok şeyi yapay zeka ile beraber yürüten Sertaç’ın yapay zeka ile oluşturduğu ve yakın zamanda lansmanını yaptığı mobilya markası da dikkatimizi çekiyor.

Bir girişimci olarak çıktığınız yolda artık sizi tasarımlarınız ve inovatif çalışmalarınızla görüyoruz. Bu dönüşüm nasıl oldu?

Tasarım, hayatımın her zaman merkezinde yer aldı. Uzun yıllar boyunca farklı ülkelerde ve kültürlerde yaşayarak tasarımın ve mimarinin çeşitli yönlerini keşfettim. Ve bu alanlarda kendimi geliştirdim. Kendi markamı kurma fikri, kendi potansiyelimi gerçekleştirmek hikayemin bir parçası ve benim için bir dönüm noktasıydı. Sertaç Taşdelen markasını sadece bir moda markası değil, aynı zamanda bir tasarım felsefesi olarak tanımlıyorum. Kendi markamı oluştururken yıllar boyunca ilham aldığım sanat, tasarım, mimari ve fotoğrafçılık gibi alanlardan beslenerek özgün tasarımlar üretmeye odaklandım. Tasarım ve inovasyon benim için sadece bir yolculuk değil. Aynı zamanda bir yaşam tarzıdır. Ve bu tutkuyla hareket ederek kendi markamı oluşturdum.

Sertaç Taşdelenin tasarım sürecinde ne kadar dahil oluyorsunuz?

Sertaç Taşdelen markasının tasarım süreci, şu anda bizzat benim büyük bir keyifle ilgilendiğim bir alan. Markanın Kreatif Direktörlüğünü ben üstleniyorum. Ve ekibimle birlikte tasarım sürecini yönetiyoruz. Dubai ve Singapur’da uzun yıllar yaşadım ve sanat ile mimariyle iç içe oldum. Uzak Doğu ve Orta Doğu’nun kültürleri ve felsefesinden aldığım ilhamı Sertaç Taşdelen markasının kimliğine ve tasarımlarına yansıyor.

Son zamanlarda yapay zekâ konusunda atılımlarınız var. Sizce yapay zekâ hayatımızda neleri değiştirecek?

Yapay zekâ, hayatımızın her alanına hızla entegre olmuş durumda ve sürekli olarak gelişiyor. Yapay zekanın hayatımızı kolaylaştırarak enerjimizi daha verimli kullanmamıza yardımcı olduğunu düşünüyorum. Örneğin, Sertaç Taşdelen markasında Instagram sayfamızda göreceğiniz birçok video ve model çekimini yapay zekâ ile oluşturuyoruz. Ayrıca, Sertaç Taşdelen ürünlerini yapay zekâ ile modellere giydirip stüdyo ortamında sergileyerek yeni sezon lookbook çekimimizi de hazırladık. Bu verdiğim sadece bir örnek, kurucu ortağı olduğum Arteria Ventures’da da birçok markamızda yapay zeka hayatımızın tam orta yerinde.

Sertaç Taşdelen markasında mobilya tasarımı da yapıyorsunuz. Bu fikir nasıl ortaya çıktı?

Sertaç Taşdelen markasını 2022’de kurdum ve ilk günden beri bir noktada mobilya tasarımı da yapmayı planlıyordum. Daha markayı kuralı bir buçuk yıl oldu ve çok mutluyum ki hızlı bir şekilde bu alana da adım attık. Bahsettiğim gibi mimari ve sanat benim her zaman en çok ilham aldığım alanlar oldu. Mobilya tasarımı da bu alanlarla bağlantılı. Yarattığım markamın vizyonu ve tasarım felsefesine uygun mobilya tasarımına başladık ve İlk ürünümüzün lansmanını çok yakında yapmayı planlıyoruz.

Kendi iş rutininizde yapay zekaya ne kadar ihtiyaç duyuyorsunuz?

Herkesin hayatının bir parçasında yer alan Chat GPT’den ben de faydalanıyorum. Arteria Ventures’daki neredeyse tüm markalarımızda hem yazılım hem de tasarım alanlarında birçok yapay zekâ aracından faydalanıyoruz.

Sizin için değişen ve dönüşen dünyada bu da değişmesin ve dönüşmesin dediğiniz bir şey var mı?

Ben her zaman değişimden ve kendimi geliştirmekten ilham alan biri oldum. Değişimin getirdiği belirsizlik, benim için güzel ve ilham verici bir şey. Hayatın heyecanının bu belirsizlikte ve akışta olmakta olduğunu düşünüyorum.

Gündelik yaşantınızda kendinize nasıl vakit ayırıyorsunuz?

Beni tanıyanlar bilir ben hiçbir zaman işi ve tatili kesin çizgilerle ayırmadım. Tutkularını ve ne yapmak istediğini keşfeden bir insan için, iş ve kendine ayırdığı vakti birbirinden ayırmak mümkün değil diye düşünüyorum. Bu yüzden, kurumsal hayattan ayrılıp girişimci oldum. En büyük motivasyonum özgürlük hissiydi. Kendi istediğim şeyleri yaparak, sevdiğim yerlerde ve kişilerle zaman geçirmek. Günlük rutinimde, sabah sporu benim için vazgeçilmez. Her gün spor yaparak güne başlarım. Çalışmak ve üretmek de hayatımın ayrılmaz bir parçası. Ayrıca, motor tutkunu olduğum için zamanımı ayarlayabildiğimde çeşitli ülkelerde motosiklet turları yapmayı seviyorum. Şu anda bu soruları yanıtlarken Fas’ta bir motosiklet turundayım ve birazdan online toplantılarıma katılacağım.